{
    "title": "Kantaron Yağı Basura İyi Gelirmi",
    "image": "https://www.basur.web.tr/images/kantaron-yagi-basura-iyi-gelirmi.jpg",
    "date": "20.01.2024 12:31:07",
    "author": "ENES ATAY",
    "article": [
        {
            "article": "<b>Kantaron Yağı Basura İyi Gelirmi,</b> Çağ hastalıklarından bir tanesi olan Basur tıp literatüründe Hemoroid olarak bilinen yaygın bir rahatsızlık türüdür. Çoğunlukla basur oturarak çalışan devlet memurlarında veya ayak da sürekli hareketsiz olarak çalışan kişilerde görülen bir rahatsızlık türüdür. Basur olan bir kimsede büyük abdeste çıkması halinde ciddi anlamda ağrı ve yanma hissi oluşur. Bu yanma hissinin temel nedeni ise anüs bölgesinin iç kısmında oluşan şişlik nedeniyle dışkı çıkarken bu bölüme takılmasından kaynaklı olarak ciddi anlamda ağrı oluşmaktadır. Hatta dışkının sert bir şekilden çıkmasından kaynaklı olarak bazen ciddi anlamda yanma, ağrı ve kanamalar gözükmektedir. Basur ağrısı anal fissürden farklı bir rahatsızlık türüdür. Çünkü anal fissürde dışkı yapıldıktan sonra yaklaşık olarak 2-3 saat kadar kişinin bölgesel ağrısı devam etmektedir. Ancak basur da sadece dışkı yapılan dönem aralığında da anüs bölgesinde bölgesel rahatsızlıklar oluştuğu anlaşılmıştır.</div><div><br></div><div><b>Kantaron Yağının Basur Tedavisindeki Etkisi</b></div><div><br></div><div>Kantaron yağı Anadolu'da uzun yıllar boyunca yapılarak tüketilen bir tedavi yöntemidir. Kantaron içinde bulunan bileşikler sayesinde adeta bir şifa kaynağı niteliğindedir. Birçok kişi tarafından kendi imkânları ile evlerde hazırlanan bu ilaç türü oldukça faydalı özelliğe sahiptir. Kas gevşettiği özelliği, kandaki zararlı bakteri ve virüsleri yok etme özelliği ve iltihaplanmalara faydalı olması nedeni ile birçok kişi tarafından kullanılan bir bitki türüdür. Şayet basur rahatsızlığı çeken bir kimse öncelikle kantaron yağını hazırlaması gerekmektedir.</div><div><br></div><div>Bunun için bir cam şişe içine ince ince kıyılan kantaron bitkisi doğranarak koyulur. Burada kantaron bitkisinin çiçeği ve gövdesi doğranır. Çünkü kantaron yağı bitkinin her bölgesinde elde edilir. Akabinde üzerine şişenin ağzını kapatacak düzeyde zeytinyağı eklenir. Böylelikle ağzı kapatılarak güneşin doğrudan göreceği bir yere kantaron bitkisi koyulur. Zamanla güneşin önünde zeytinyağı içerisine bu bitki yağını vermeye başlar. Yaklaşık olarak 45 gün kadar güneşin karşısında bekleyen zeytinyağı ve kantaron bitkisi zamanla koyulaşır. 45 gün sonunda temiz bir süzgeçten geçirilen kantaron yağı buzdolabı veya raflarda yaklaşık olarak 1-2 yıl kadar bekletilir. Herhangi bir rahatsızlıkla karşılaşan kimse bu yağdan bir kaşık kadar tüketilmesi halinde rahatsızlığından kurtulur. Ayrıca yapılan araştırmalar neticesinde bu yağın birçok derde derman olduğu ve kişinin rahatsızlığına giderdiğine dair tıp fakültelerinde çok sayıda tezler oluşturmaktadır. Birçok ilaç şirketi bu bitkinin özündeki bileşiklerin hastalıkların tedavisinden daha fazla nasıl faydalı olacağı konusunda araştırmalar yapmaktadır.</div><div><br></div><div><b>Basur Tedavisinde Kantaron Yağının Uygulanışı</b></div><div><br></div><div>Kişide bölgesel basur oluşmuş ve basur patlamamış ise kantaron yağı basurun tedavisi için bir merhem görevindedir. Rahatsızlığın olduğu basurlu bölge el yardımıyla anüsde tespit edilir. Ardından şişliğin olduğu bölge suyla temizlenerek iyice kurulanır. Bir pamuğa değdirilen kantaron yağı ağrının oluştuğu bölgeye sürülür. Akabinde kantaron yağı bu bölgeye güzelce sürülerek yedirilir. Kantaron yağının içindeki bileşikler basurun oluştuğu bölgede kan akışını yavaştır ve kişinin 3-4 gün içerisinde sağlığına kavuşmasını sağlar. Ayrıca bu kantaron yağı tedavisinin gün içerisinde 2-3 kez yapılmasında oldukça fayda bulunmaktadır.</div><div><br></div><div>Uzmanların yapmış olduğu araştırmalar neticesinde kantaron yağının basur bölgesine dışarıdan uygulanmasından dolayı merhem görevi gördüğü sıklıkla dile getirilmiştir. Bu nedenle bölgesel tedaviden kaynaklı olarak yan etki yaratmamaktadır. Şayet bir kimse kantaron yağı tedavisinden kaynaklı beklenmeye kızarıklık, şişme veya ağrı durumu söz konusu ise Uzman hekime başvurulmalıdır ve Uzman hekimin bildirdiği doğrultuda tedaviye devam etmesinde fayda bulunmaktadır.</div>"
        }
    ]
}